Otoskleroz, üzengi kemiği çevresinde kireçlenme yapan, sadece kulağa ait bir kemik hastalığıdır. İşitmenin normal olması için ses dalgalarının kulak zarı, çekiç. örs ve üzengi kemiklerini titreştirerek iç kulağa ulaşması gerekir. Otosklerozda üzengi kemiğinin serbestçe titreşimini önleyen kireçlenme odağı sesin iç kulağa iletilmesini engeller.
Otoskleroz beyaz ırkta ve genç-orta yaştaki bayanlarda daha sık görülür. Hastalık gebelikte hızlı bir ilerleme gösterebilir. Otosklerozun genetik özelliği olan bir hastalıktır. Ebeveynlerinde otoskleroz olan çocuklarda otoskleroz gelişme olasılığı toplumdaki diğer bireylerden daha yüksektir.
Otosklerozun temel belirtisi yavaş ilerleyen işitme kaybıdır; birlikte çınlama, uğultu, zil sesi, rüzgar sesi şeklinde tinnitus da görülebilir. İşitme kaybı çoğunlukla 20’li yaşlarda başlar. Önceleri fısıltılı ve kalın seslerin işitilmesindeki güçlük zamanla artar. Nadiren, otoskleroz bazı hastalarda iç kulağı da etkiler ve baş dönmesi görülebilir.
Otosklerozun neden olduğu şikayetler bir çok başka kulak hastalığında da görülebildiği için muayene ile diğer olasılıklar ekarte edilmelidir. Otosklerozda muayenede kulağın normal görünmesi beklenir. Tanı, işitme testleri ile sorunun orta kulakta iletimden kaynaklandığının ve orta kulak kemikçiklerinin hareket etmediğinin saptanması ile koyulur.
Otosklerozun tedavisi çoğu hastada stapedektomi adı verilen bir operasyondur. Eğer tanı koyulduğunda işitme kaybı hafif dereceli ise doktorunuz belli aralıklarla bir süre işitme testleri tekrar edilerek takip veya hastalığın seyrini yavaşlatmak için sodyum florür tedavisi de önerebilir.